Drop Down MenusCSS Drop Down MenuPure CSS Dropdown Menu




11 Ağustos 2015 Salı

Günün Mutluluk Sebebi- 7

Mutluluk sebeplerim git gide artıyor, çok şükür.
Ya da aslında onlar hep önümde ama ben bakmayı değil görmeyi tercih ediyorum, kim bilir :)
Geçen cuma günü Elif'in kreşini ziyaret ettiğimden beri aklım çok daha rahat, inşallah böyle devam eder. Onu ayrıca kreş günlüğünde yazayım.
Cuma günü ayrıca bir şey daha oldu ki... Kendim için bir şey yaptım. Uzun zamandır ilk defa. "Manikür/pedikür" gibi bir şey ama değil yani "kızsal" bir faaliyet değil ama bu işlemi yaptıran insanların ne kadar rahatladıklarını ve mutlu olduklarını gördüğümden ve bildiğimden bu örneği verdim :)
Aslında tam olarak önemli olan "yaptığım şey" değil. Sadece onu akıl edebilmiş olmam(düşünce), yapmak için çaba sarf etmem (kararlılık) ve bunu yapmam (eylem). Kendimi formül yazıyor gibi hissettim. Birazdan da bir şeyler çıkartıp ekleyeceğim ve puf!
Bunda son zamanlarda çok fazla Roald Dahl okumuş olmamın ve harika formüller öğrenmiş olmamın etkisi var.
Roald Dahl ile ilgili Eylül ayı için aklımda şahane bir fikir var, içim nasıl desem... Dans ediyor ama öyle tango falan değil, bildiğin latin dansı. (yasemen, aklıma sen geldin ya, bak çok güldüm şimdi :)
Bu ara okuma hızım artmış gibi görünse de yok bana yine yetmiyor bu doz... sanki bünyem "esoşçum, dozu arttıralım" diyor.
İşyerinin bahçesinde şahane bir yer keşfettim, burası o günden beri "mutluluk sebebi" deyince aklıma gelen görüntü. Sanki canım sıkıldığında bir şeyler içip (bak hala formül yazıyorum, iksirler içiyorum) buradaki delikten aşağı gireceğim(düşmeyeceğim ama) ve harika bir keşfe çıkacağım gibi hissediyorum. Son zamanlarda Alice de okumadım ama :)

"Ağaçta delik yok ki" demeyin, aslında var :)
İşyerine çantamın haricinde "kitap çantası" ile geldiğim günler kendimi çok "havalı" hissediyorum. Kitaplarım benimle olunca çok daha iyi hissediyorum, elimde olsa işyerindeki masama mini kitaplık kurardım :) Sanki oraya iş yapmaya değil de kitap okumaya gidiyorum, hayale bak.
Geçen hafta Elif 4 gün kadar 40 derece ateşliydi, bu tabii ki "mutluluk sebebimiz" değildi ama "şükür sebebimiz"di. hasta olduğum zaman neden bilmiyorum, şükretme ihtiyacı hissediyorum. "Hastalığımız sadece bu kadar olsun, çok şükür" gibi. Bunu en çok kolikte hissetmiştim. Elif ağlar ben ağlarken hep şükretmiştim başımıza başka bir şey gelmediği için.
İçimi pır pır eden bir diğer olay da 2.matruşkasınının tekmelerini yiyen sevgili Kitana  Tekmeleri yiyor olmasından hoşlanıyor değilim elbette ama tekmeleri atan bıdıktan dolayı çok heyecanlıyım..Gelişmeleri heyecanla takipteyim, hani buraya da yazmış olayım sevgili kitana :)
Bir de bu ara kafamda dönüp duran tilkiler var.Onları da daha sonra yazayım :)


4 yorum:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...