Drop Down MenusCSS Drop Down MenuPure CSS Dropdown Menu




kolikle nasıl başedilir etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kolikle nasıl başedilir etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

22 Temmuz 2014 Salı

Koliği Biz Nasıl Gıdıklıyoruz :)

Daha önce koliğin bizi gıdıkladığından bahsetmiştim. Ve cidden "biz nasıl baş ediyoruz" kısmını yazacak yüreğim yoktu. Sonra aklıma geldi belki bu satırları okuyan birine faydam dokunur diye koliği bizim nasıl gıdıkladığımızdan bahsedeyim istedim. Yani bizim de elimiz armut toplamıyor herhalde :)
İlk ve en önemlisi doğru teşhis.
Bebeğiniz sadece huzursuz mu huysuz mu yoksa kolik mi?
Bence her birine farklı "tedavi"ler uygulanmalı ama önemli olan bebeğinizi sakinleştirmekse gerisi teferruat :)
Bir de ana-baba kişisinin boooolca sabırlı olabilmesi gerekiyor en en en başta.
Beni tanıyanlar bir acayip sabırsız olduğumu bilir. Ben de kendimi öyle bilir(d)im. Şimdiyse kendi içimde ciddi seviyeler atladım. Şimdiye kadar Elif ağladığında benim de ağladığım iki elimin parmakları kadardır; o da olsun yani değil mi :) Ama sanırım hayatım boyunca hiç unutamayacağım an'lardan örnek verecek olursam:
2 tane birbirinden şahane -ne 3'ü 5 saati bulan, aşan- kolikli, çığlıklı, gözü yaşlı ağlamalar. (bak yazarken gözümün dolması tamamen tesadüf :/
Bir tane -az önce gülücük atan bebeğin- açık alanda (Ahlatlıbel) mekanı inletecek kadar ağlamaya başlayıp benim onu kaptığım gibi arabaya gitmem ve giderken o "cool" şapkam  ve gözlüğüm eşliğinde kimsenin ne halde olduğumu görmemesi ve zorunlu uğranan market alışverişinde (ki o ara sakin gibiydi) yine birden başlayıp benim açık alanda kucağımda Elifi sakinleştirmeye çalışırken hüngür hüngür ağlamam :) eve geldiğimizde pamuktuk ve baktım da o gün dolunay varmış meğersem..
Aslında kendi tavsiyelerime başlamadan daha önceki yazımda da belirttiğim sevgili Burçin Çobanoğlu'nun kolikle ilgili oldukça derleyici yazısını bir kez daha yineleyeyim. Bence mutlaka okuyun.

Kolik Gıdıklama:
1. Anne kişisine sürekli olarak "bu dönemin geçici olduğu" hatırlatılmalıdır; zira o bunu unutabilir hatta hiç ümit vermeyebilir.
2. Anne kişisine her türlü yemek/içme vb. destek yanında "aa ağlama sütün azalır"dan ziyade "ağla yavrum ağla, için açılır"denmelidir!
3. Harvep Krap'ın "Mahallenin En Mutlu Bebeği" kitabı itinayla okunur; akla yatan yerler uygulanır.
4. Sesi yüksek çıkan bir saç kurutma makinesi ile arkadaş olunur:) Youtube'da yer alan videolar bir müddet sonra vız gelip tırıs gidiyor çünkü.
5. Anne-baba kişisine lojistik destek şart. Gerek çamaşır gerekse yemek konusunda mümkünse destek alınmalı.
6. Ağlayan tüm bebekler kulaklarına "Şşştttt" dendiğinde susuyorlar.(tabii o anlık :)
7. Sling harika bir icat; mutlaka edinin ve kullanın.
8. Emzik alması iyi bir şey diyorlardı ama Elif çok kısa bir süre aldı; şimdi mümkün değil almıyor; ben de ısrar etmiyorum(sonra bir de bıraktırma işi var çünkü biliyorum.)
9. Sallama/sallanma bence en etkili yöntemlerden biri.
10. Araba yolculuğu bizde bazen işe yaradı. Çoğunlukla işe yaramadı.
11. Açık havada yürüyüş de pek nadir işe yarayanlardan ama denenebilir.
12. Ana kucağı şart! Tabii bence :) Hamilelik dönemimde çokça araştırıp "acaba gerek yok mu ki" ya kadar uzanan hallerimden eser yok şimdi. Biz nereye ana kucağı oraya :) Titreşimli olması en azından 5 dakika nefes almak isteyen ana-babaya tavsiye edilir. Ben Elif'in titreşimde olmasından hiç hoşlanmıyorum ama bazen sadece 5 dakikalığına titreşimi açıp, yüzümü yıkayıp gelmişliğim de var.
13. Acı elma yağı bebişin topuklarına ve karnına masaj olarak yapılabilir; bence hoşuna gidecektir.
14. Doktorun önerdiği gaz damlaları (ben bir işe yaradığını hiç düşünmüyorum ama hala kullanıyoruz; sürü psikolojisi mi acaba bilmiyorum)
15. Yüksek ses çıkaran aletler. Ve tabii evde çığıran bir anane :) (annem Elifin sesini bastırmak için şarkıları-öğretmenliğin verdiği bir edayla- oldukça yüksek sesle söylüyordu. Elif de "anane bu ses ne ya" der gibi bakıyordu :)
Bu davul harikalar yarattı; 10 dakika ama olsun :)
Tüm bu saydıklarım bazı günler işe yarayıp bazı günlerse aslında hiç işe yaramayan ve denenen uygulamalar. Elbette ki her bebek farklı. Ve bu yöntemler koliği geçirmeyi vadetmiyor yanlış anlaşılmasın :) Koliğin geçmesi sadece ve sadece zamanla/midenin olgunlaşmasıyla alakalı bence. Bunlar sadece gıdıklama ve aileyi rahatlatma yöntemleri.
Bir de akşam saatlerinde kesinlikle misafir kabul etmeyin derim. Çok yakınınızdır o ayrı; hani halinizi anlar. Ama bir de "aa bu kucağa mı alışmış" diye densiz konuşacak birisi olursa çok samimiyetle Elifi kucağına verip "al bakalım, sen kucağında tutmadan nasıl sakinleştirebiliyorsan öyle yap" diyesim var-dı.
Unutmadan;siz ne kadar kararlı/kendinden emin iseniz o kadar iyi oluyor. Siz koyverdiğinizde bebişler maş. çok hassas ve bunu hemen anlıyor..
Çok şükür Elif 3,5 aylık oldu-amanııın zaman ne çabuk ilerliyor-geçti mi geçmedi mi neler oldu azaldı mı kolik inşallah 4. ay yazımızda yazalım :)
Kolikle ilgili farklı önerisi/sorusu olan lütfen yorum bıraksın olur mu; bu tarz bilgiler çok kıymetli oluyor.

HERKESE AZ GAZLI, BOL GÜLÜNCÜKLÜ MUTLU GÜNLER :)

Devamını oku »